Uzay çağından bahsetmiyorum sevgili okuyucular, az sonra öğrenecekleriniz en geç 10 yıl içerisinde karşımızda olacak!
Bu yazımızda sizlere, gelecekten güzellik haberleri vereceğim biraz. Bundan 20 yıl öncesini düşünün, 80’li yıllarda annelerimize lazerli epilasyondan bahsetsek; eminim yüzümüze tuhaf tuhaf bakarlardı, ama şimdi biz bu teknolojileri hayatımızın ayrılmaz birer parçası ettik bile!
Bilim adamlarının yaptıkları araştırmalara ve hazırladıkları buluşlara göre çok değil birkaç seneye kırışık kremleri, lazerler, güneşten korunma ve saç boyama gibi birçok kişisel bakım ve güzellik konusunda çığır açacak icatlarla buluşacağız!
Gelin bakalım bilhassa kadınların yüzünü güldürmeye aday bu müthiş buluşlar nelermiş, hep birlikte bir göz atalım!
Kırışıklıklarla mücadelenin geleceği:
Birkaç yıl içerisinde, pamukla makyajınızı sildiğiniz gibi yüzünüzden kırışıklıklarınızı da silebileceksiniz.
Yüz dolgunlaştırma işlemlerinde kullanılan maddeyi hepiniz biliyorsunuz, malum adına botox deniyor. Botox’un içerisinde bulunan bir madde olan botulinum toxin ile kaplı makyaj pamuklarından oluşan ürüne, Revance adı veriliyor. Bu ürün şuan deney aşamasında ve yüzdeki kaz ayaklarını yok etmesi üzerinde çalışılıyor.
Dermotolojist Fredric Brandt’in söylediğine göre; yakın bir gelecekte yüzünüzdeki kırışıklıkları doktorların ofislerine giderek değil, kozmetik mağazalarından alacağımız hyaluronic acid jel pedleri ile doldurabileceğiz!
Lazerlerin geleceği:
Banyodaki saç kuruma makineniz, bulunduğu köşeyi artık sadece dermotolojistlerin ofislerinde görebileceğiniz değişik aletlerle paylaşmak durumunda kalacak!
Şuan hâlihazırda lüks spa ve cilt bakım merkezlerinde kullanılan GentleWaves System adı verilen kırışıklık giderici son teknoloji lazere sahip aletin, ev tipi versiyonu piyasaya çıkıyor. Artık cilde ilettiği sarı lazer ışıkları ile kolajen üretimini arttırmaya yardımcı olan bu alet sayesinde, ince çizgilerimizi kimseciklere görünmeden evde kendimiz halledivereceğiz!
Lazer endüstrisine danışmanlık yapan Paul Sowyrda’nın verdiği bilgilere göre ise; 10 yıldan az bir süre içerisinde lazer, radyo dalgası, ultrasound ve ışık terapisi özelliklerinin tek bir alette buluştuğu müthiş bir icat kapımızda!
Bu çok amaçlı süper alet ile güneş lekelerini yok edebilecek, akneleri tedavi edebilecek, kırışıklıkları düzeltebilecek, saç terapileri yapabilecek ve yüzümüzü dolgunlaştırabileceğiz!
Saçlarımızın geleceği:
Artık beyaz saçlarımızı kapatmak için, ayda bir kuaförleri ziyaret etmemize gerek kalmayacak!
Bilim adamları şuan harıl harıl saç rengini geri getiren bir hap üzerinde çalışıyorlarmış!
İşin aslı; Gleevec adı verilen bir lösemi ilacı, tamamen tesadüf eseri yan etki olarak kullananların saç rengini yeniden geri getirmiş.
Ama bilim adamları şuan bunu başlı başına hiçbir zararlı madde içermeyen bir hap olarak, yeniden icat etme konusunda uğraşıyorlarmış.
Cilt bakımının geleceği:
Pamuk Prenses masalında geçen “ayna ayna söyle bana” cümlesi gerçek oluyor sevgili okuyucular; zira artık akıllı cildimizin tüm ihtiyaçlarını tespit edecek, cin gibi aynalar geliyor!
Bu akıllı aynaların içerisine dijital bir beyin yerleştiriliyormuş ve bir de aynadan dışarıya uzanan bir sensör bulunuyormuş.
Sensörü cildinize değdirdiğinizde aynaya cildinizin yağ, kızarıklık ve nem dengesi ile ilgili ölçümler iletiliyor ve aynanız size uygulamanız gereken bakımları söylüyor!
Bitmedi; dahası aynanız görüntünüzün zaman içerisindeki değişimlerini kaydediyor ve buna göre gelecekte yüzünüzde ne gibi deformasyonların olabileceğini size söyleyerek, gerekli önlemleri zamanında almanız konusunda sizi uyarıyor!
Güneşten korunmanın geleceği:
Güneş yağına bulanmak artık çok demode kalacak! New York Stony Brook Üniversitesi’nden bir uzmanın açıklamalarına göre, artık bir hap sayesinde hücresel bazdan başlayarak içten dışa doğru güneşin bütün zararlı etkilerinden korunabileceğiz!
Güneşten terleyen ve kremlerle vıcık vıcık olan bir cildiniz varsa bu cidden çok iyi bir haber!
Uzmanlar bu tip bir hapın ancak uzun saatler güneşe maruz kalınacağı zaman alınmasını doğru bulduklarını açıkladılar, yani denize giderken haptan yararlanabilirken çarşıya pazara çıkarken yine eski usül kremlerimizden yararlanmaya devam edeceğiz gibi görünüyor!
Leave A Comment