Yepyeni bir sezon, yepyeni kıyafetler eskilerin yerlerini doldurmak için hazır bekler. Aynen eskiyen mevsim gibi, kıyafetlerin eskimesi aslında yenilerin gelişini müjdeler ve bir başkasının yenisidir belki de…
Her sezon elden çıkarılacaklar, terziye gidip tamir edilecek ya da modaya uygun hale getirilecekler ve raflarda en uygun yerlere yerleşecekleri ayırırım. Amacım bir sonraki sezon beni mutlu edecek bir dolap bulmak ve sezonu yeni cicilerimin şık bir şekilde yerleşeceği bir düzen yaratmaktır.
Elden çıkarılacaklara acımıyorum: En ufak bir bölümü solmuş, yıkanmış ve çekmiş ya da formu bozulmuş ya da sıkıldığım parçaları mümkün olduğunca bakımlı hale getirerek ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyorum.
Revize etmeye ve DIY olayına bayılıyorum: Modası geçmiş ya da hasar almış vazgeçmek istemediğim ürünleri revize ediyorum. Hem yaratıcılığım gelişiyor, hem masraftan kurtuluyorum hem de yepyeni bir parçaya sahip olmuşum hissi uyandırıyor, tavsiye ederim.
Bazı parçaların yeri artık bazanın altıdır: Bazı parçaların modası geçmiştir, terziye götürülüp riske edilmemelidir, yıllar sonrasının ‘vintage’ıdır onlar. Bu kaliteli ve çoğunlukla dev markaların ürünleri dolapta yer işgal etmesin diye güzelce temizletilir ve hurçlara konulup bazanın altında yerini bulur.
Dolabımı organize ediyorum: Dolabımı kategorilere ayırıyorum ve bunu elimi attığımda en kolay şekilde eşyalarımı bulabileceğim, bana zaman kazandıracak ve beni oyalamayacak şekilde yapıyorum.
Ve en keyifli kısım: İhtiyaçlarımı belirliyorum. Eskiyen olması gereken parçaların yerini yenileri alıyor; bu sezon moda olan parçalar da listeleniyor ve alışveriş zamanı başlıyorrrr! :)
Şimdi size, bir dolap organizatörünün sizin için yapacağını kendi kendinize yapabilmeniz için, dolabınızı en mükemmel şekilde nasıl organize edebileceğinizi anlatmak üzere, bir yazı daha hazırlıyorum. Hangi dolap aksesuarlarından yararlanıp kıyafetlerimi nasıl mükemmel şekilde organize ettiğimi aktarmam için, bir sonraki yazımı bekleyin diyorum.
Leave A Comment